Pınarbaşı Kavurma: 80 Yıllık Lezzet Mirası

Lezzetler 29.10.2025 - 23:18, Güncelleme: 29.10.2025 - 23:51 4409 kez okundu.
 

Pınarbaşı Kavurma: 80 Yıllık Lezzet Mirası

Rize’nin yeşil yaylalarından çıkan, dört kuşaklık bir aile geleneğiyle üretilen Coğrafi İşaretli Hakiki Rize Kavurması, Pınarbaşı Kavurma’nın ellerinde eşsiz bir lezzete dönüşüyor. 80 yıl önce başlayan bu hikaye, bugün modern sofralara taşınarak geleneksel tatların unutulmazlığını sürdürüyor.
Pınarbaşı Kavurma: Rize’nin Odun Ateşinde Pişen Mirası Karadeniz’in hırçın dalgalarının kıyısına yaslanan Rize, yalnızca çay tarlaları ve sisli yaylalarıyla değil; mutfağının derinliklerinde saklı eşsiz lezzetleriyle de anılır. Bu lezzetlerden biri, sofraların vazgeçilmezi haline gelen Rize Kavurması’dır. Ve bu geleneğin en köklü temsilcisi, dört kuşaktır aynı titizlikle üretime devam eden Pınarbaşı Kavurma’dır. Bir Tutkunun Başlangıcı: 1940’lı Yıllar Hikâye, II. Dünya Savaşı’nın zorlu yıllarında, Rize’nin Pınarbaşı köyünde başlar. Ailenin kurucusu Nuri Kopuz, o dönemde her yılın dokuzuncu ve on birinci aylarında Rize’den Ardahan’a giderek üretim yapar, kavurmayı tenekelere koyar ve Rize’ye getirirdi. Etler, bakır kazanlarda, meşe odunu ateşiyle ağır ağır pişer; yalnızca kaya tuzu kullanılırdı. Katkı maddesi bilinmezdi. “Pınarbaşı’nın eti” kısa sürede dilden dile yayıldı. Savaş yıllarının kıtlığı içinde bu kavurma, sadece bir yiyecek değil, sofralarda bir umut haline geldi. Gelenekten Markaya: 1960’lar ve Sonrası 1960’lı yıllarda ikinci kuşak Ali Kopuz, babasından aldığı ustalıkla üretimi büyütür. 1970’li yıllarda ulaşımın kolaylaşmasıyla üretim artık Rize’de yapılmaya başlanır. Odun ateşi geleneği hiç bozulmaz; her aşamada el emeği, sabır ve ustalık ön plandadır. Ali Kopuz’un titizliği sayesinde kavurma sadece Rize’de değil, yaylaları ziyaret eden turistlerin de gözdesi olur. Modernleşmenin Dönüm Noktası: 1980’ler Ali Kopuz ve eniştesi Mustafa Kopuz, birlikte modernleşmenin temellerini atar. Hijyen standartları yükseltilir, üretim alanı Bakanlık onaylı tesise dönüşür. Vakum paketleme sistemine geçilmesiyle birlikte Pınarbaşı Kavurma artık yalnızca yerel pazarlarda değil, Trabzon, Artvin ve gemiler aracılığıyla İstanbul gibi büyük pazarlara da ulaşır. Böylece Rize’nin özgün lezzeti, Karadeniz’in dışına taşar. Bu dönemde ailenin 80 yıllık reçetesi resmiyet kazanır. Etler yalnızca doğal yollarla beslenen danalardan seçilir, katkı maddesi kullanılmaz. Rize Valiliği’nin desteğiyle çekilen “Rize Kavurması’nın Hikayesi” belgeselinde, Pınarbaşı’nın odun ateşinde pişen kavurması tüm Türkiye’ye tanıtılır. Dijital Çağda Gelenek: 2000’ler ve Günümüz Dördüncü kuşak Hilman Kopuz, markayı dijital dünyaya taşır. rizekavurmasi.com ve pinarbasikavurma.com.tr siteleriyle, soğuk zincir kargo sistemi sayesinde bu lezzet Türkiye’nin dört bir yanına ulaşır. 2019 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından Rize Kavurması’na verilen Coğrafi İşaret Tescili, bu emeğin resmî taçlanması olur. Pınarbaşı Kavurma, bu tescilin öncülerindendir. Bugün: Rize’den Türkiye’nin Sofralarına Bugün Pınarbaşı Kavurma, 80 yılı aşkın tecrübesiyle, tamamen katkısız, doğal ve hijyenik koşullarda üretimini sürdürüyor. Odun ateşinde pişen etler, kahvaltılarda tereyağıyla buluşuyor, yemeklerde sofraların yıldızı oluyor. Aile, sürdürülebilirlik ilkesinden ödün vermeden yayla çiftlikleriyle iş birliği yapıyor. “Dedelerimizin ürettiği gibi, aynı titizlikle üretiyoruz,” diyor Hilman Kopuz. Rize Valisi Kemal Çeber’in de sözleriyle, “Bu kavurma sadece bir yiyecek değil, bir kültürel köprüdür.” Bugün Pınarbaşı Kavurma, Türkiye’nin dört bir yanında önemli restoranların, şarküterilerin, marketlerin ve Karadeniz yemekleri sunan ünlü restoranların menülerinde yer alarak, Rize’nin lezzet mirasını ülkemizin sofralarına taşımaya devam ediyor. Bir Lokmada Tarih Her pakette, dört kuşağın emeği; Rize’nin yeşili, odun ateşinin sıcaklığı ve bir ailenin yüzyıla yaklaşan tutkusu saklı. Bir lokmada tarih, bir tabakta Karadeniz… Pınarbaşı Kavurma — Rize’nin kokusu, ateşin lezzeti, emeğin mirası.
Rize’nin yeşil yaylalarından çıkan, dört kuşaklık bir aile geleneğiyle üretilen Coğrafi İşaretli Hakiki Rize Kavurması, Pınarbaşı Kavurma’nın ellerinde eşsiz bir lezzete dönüşüyor. 80 yıl önce başlayan bu hikaye, bugün modern sofralara taşınarak geleneksel tatların unutulmazlığını sürdürüyor.

Pınarbaşı Kavurma: Rize’nin Odun Ateşinde Pişen Mirası

Karadeniz’in hırçın dalgalarının kıyısına yaslanan Rize, yalnızca çay tarlaları ve sisli yaylalarıyla değil; mutfağının derinliklerinde saklı eşsiz lezzetleriyle de anılır. Bu lezzetlerden biri, sofraların vazgeçilmezi haline gelen Rize Kavurması’dır.
Ve bu geleneğin en köklü temsilcisi, dört kuşaktır aynı titizlikle üretime devam eden Pınarbaşı Kavurma’dır.

Bir Tutkunun Başlangıcı: 1940’lı Yıllar

Hikâye, II. Dünya Savaşı’nın zorlu yıllarında, Rize’nin Pınarbaşı köyünde başlar. Ailenin kurucusu Nuri Kopuz, o dönemde her yılın dokuzuncu ve on birinci aylarında Rize’den Ardahan’a giderek üretim yapar, kavurmayı tenekelere koyar ve Rize’ye getirirdi. Etler, bakır kazanlarda, meşe odunu ateşiyle ağır ağır pişer; yalnızca kaya tuzu kullanılırdı. Katkı maddesi bilinmezdi. “Pınarbaşı’nın eti” kısa sürede dilden dile yayıldı. Savaş yıllarının kıtlığı içinde bu kavurma, sadece bir yiyecek değil, sofralarda bir umut haline geldi.

Gelenekten Markaya: 1960’lar ve Sonrası

1960’lı yıllarda ikinci kuşak Ali Kopuz, babasından aldığı ustalıkla üretimi büyütür. 1970’li yıllarda ulaşımın kolaylaşmasıyla üretim artık Rize’de yapılmaya başlanır. Odun ateşi geleneği hiç bozulmaz; her aşamada el emeği, sabır ve ustalık ön plandadır. Ali Kopuz’un titizliği sayesinde kavurma sadece Rize’de değil, yaylaları ziyaret eden turistlerin de gözdesi olur.

Modernleşmenin Dönüm Noktası: 1980’ler

Ali Kopuz ve eniştesi Mustafa Kopuz, birlikte modernleşmenin temellerini atar. Hijyen standartları yükseltilir, üretim alanı Bakanlık onaylı tesise dönüşür. Vakum paketleme sistemine geçilmesiyle birlikte Pınarbaşı Kavurma artık yalnızca yerel pazarlarda değil, Trabzon, Artvin ve gemiler aracılığıyla İstanbul gibi büyük pazarlara da ulaşır. Böylece Rize’nin özgün lezzeti, Karadeniz’in dışına taşar. Bu dönemde ailenin 80 yıllık reçetesi resmiyet kazanır. Etler yalnızca doğal yollarla beslenen danalardan seçilir, katkı maddesi kullanılmaz. Rize Valiliği’nin desteğiyle çekilen “ Rize Kavurması’nın Hikayesi” belgeselinde, Pınarbaşı’nın odun ateşinde pişen kavurması tüm Türkiye’ye tanıtılır.

Dijital Çağda Gelenek: 2000’ler ve Günümüz

Dördüncü kuşak Hilman Kopuz, markayı dijital dünyaya taşır. rizekavurmasi.com ve pinarbasikavurma.com.tr siteleriyle, soğuk zincir kargo sistemi sayesinde bu lezzet Türkiye’nin dört bir yanına ulaşır. 2019 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından Rize Kavurması’na verilen Coğrafi İşaret Tescili, bu emeğin resmî taçlanması olur. Pınarbaşı Kavurma, bu tescilin öncülerindendir.

Bugün: Rize’den Türkiye’nin Sofralarına

Bugün Pınarbaşı Kavurma, 80 yılı aşkın tecrübesiyle, tamamen katkısız, doğal ve hijyenik koşullarda üretimini sürdürüyor. Odun ateşinde pişen etler, kahvaltılarda tereyağıyla buluşuyor, yemeklerde sofraların yıldızı oluyor. Aile, sürdürülebilirlik ilkesinden ödün vermeden yayla çiftlikleriyle iş birliği yapıyor. “Dedelerimizin ürettiği gibi, aynı titizlikle üretiyoruz,” diyor Hilman Kopuz. Rize Valisi Kemal Çeber’in de sözleriyle, “Bu kavurma sadece bir yiyecek değil, bir kültürel köprüdür.” Bugün Pınarbaşı Kavurma, Türkiye’nin dört bir yanında önemli restoranların, şarküterilerin, marketlerin ve Karadeniz yemekleri sunan ünlü restoranların menülerinde yer alarak, Rize’nin lezzet mirasını ülkemizin sofralarına taşımaya devam ediyor.

Bir Lokmada Tarih

Her pakette, dört kuşağın emeği; Rize’nin yeşili, odun ateşinin sıcaklığı ve bir ailenin yüzyıla yaklaşan tutkusu saklı. Bir lokmada tarih, bir tabakta Karadeniz… Pınarbaşı Kavurma — Rize’nin kokusu, ateşin lezzeti, emeğin mirası.

Rize HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve favorilezzetler.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.