Daha kapıdan içeri adım attığınız anda kokteyllerin koku–tat–görsellik üçlemiyle yarattığı o sahici bütünlük sizi başka bir boyuta taşıyor. Modern miksoloji burada yalnızca bir bar deneyimi değil; adeta duyusal bir sanat performansı. Mekânın yeni menüsü, Anadolu’nun dört bir yanından özenle seçilmiş ürünlerle hazırlanıyor. Her tabak, geldiği şehrin kültürünü taşırken Agata’nın yorumu sayesinde bambaşka bir form kazanıyor. Mutfağın bu yaklaşımı hem tanıdık hem de şaşırtıcı bir çizgi yaratıyor. Denediğim tabaklar arasında özellikle Kale Biberi Cipsi (300 TL) hafifliğiyle başlangıç için ideal; Piyaz (510 TL) klasik bir yorumu rafine bir tatlılıkla güncelliyor. Satır Köfte (820 TL) dokusu ve baharat dengesiyle güçlü bir karakter sergilerken, Dana Yanak (910 TL) uzun pişirmenin verdiği ipeksi yumuşaklığıyla tabağın yıldızlarından biri. Anadolu seçkisi arasında yer alan Nohut Dürüm (450 TL) Gaziantep geleneğini şık bir sunumla buluşturuyor. Antakya Usulü Balkabağı (350 TL) ise kireçte bekletilmesinin verdiği yoğun kıvam ve hafif tatlılığıyla unutulmaz bir final yaratıyor. Kokteyller ise 620–680 TL aralığında; her biri aromatik bir karakter taşıyor. (Kasım 2025 fiyatlarıdır. %10 servis ücreti uygulanmaktadır.) Gecenin ilerleyen saatlerinde DJ performansı mekânın enerjisini yükseltirken, ambiyans kusursuz bir denge kuruyor: şehrin temposu hızlanırken burada zaman yavaşlıyor, hatta duruyor. Agata’nın mutfak anlayışı, yalnızca yemeklerden değil, üzerinde yükseldiği bir efsaneden besleniyor. Rivayete göre, bir zamanlar mücevher tüccarı bir ailenin meraklı ve cesur kızı Agata, dünyanın dört köşesinden topladığı taşların renklerinde saklı hikâyeleri sezermiş. Kokular, tatlar ve dokularla duygu yaratan formüller oluşturarak insanlara yeni bir deneyim dünyası sunmuş. Bugünün Agata’sı, işte bu kadının sezgisel mirasını modern gastronomiyle buluşturuyor. Mekânın menüsünde Konya’nın etli pidesi, Antakya’nın humusu, Gaziantep’in nohut dürümü, Antalya ve Denizli’den gelen yerel ürünler gibi Anadolu’nun pek çok lezzeti yeniden yorumlanıyor. Şehirler arası bir yolculuk gibi; ancak tabakta buluşan formu tamamen Agata’nın. Tüm bu ilhamla geçen akşamımız, hem lezzet hem atmosfer açısından kusursuza yakındı. Agata, Akaretler’in kalbinde gastronomiyi, hikâye anlatıcılığını ve modern sanatı aynı çizgide buluşturan nadir mekânlardan biri olmaya aday. Şehir hızlanırken durup nefes almak isteyen herkes için yeni bir kaçış noktası.