Hepimizin evinde bir “etli bayram yemeği” geleneği vardır. Ancak bu sofraları sadece lezzetle değil, aynı zamanda sağlıkla da taçlandırmak mümkün. Özellikle doğru eşlikçilerle…
Şimdi düşünün; sofranızda taptaze kurban eti var. Ama bu eti pişirmek ve tüketmek, sadece ateşe atmakla olmaz. Eti dinlendirmek, doğru saklamak, sindirimi kolaylaştırmak… Tüm bunlar, bayramda bedenimize şifa olsun diye önemli detaylar. Ve işte tam bu noktada zeytinyağı, aronya sirkesi ve yaban mersini özütü gibi mucizeler devreye girsin ister misiniz?
l Etin Lezzeti Dinlenerek Artar
Öncelikle bir hatırlatma: Kesim sonrası et hemen pişirilmemeli. Etin içindeki kaslar gevşemeli, lifler çözülmeli… Bu süreç genellikle buzdolabında 24-48 saatlik bir dinlenme ile sağlanır. Böylece hem lezzet daha derin olur, hem de sindirim daha kolay.
Etinizi buzdolabında saklarken, hava almayacak şekilde cam kaplarda veya vakumlu poşetlerde muhafaza etmeniz, etin hem kokusunu korur hem de tazeliğini.
l Zeytinyağı: Etin Gerçek Dostu
Eğer etin yağına sağlıklı bir denge katmak istiyorsanız, natürel sızma zeytinyağı burada devreye sokmalısınız. Gerçek soğuk sıkım zeytinyağı, etin pişirme sürecinde hem lezzet derinliğini artırır hem de antioksidan desteğiyle sindirim sistemini rahatlatır. Kızartma gibi yoğun ısıya maruz kalmadan, özellikle fırın veya tencere yemeklerinde, zeytinyağı ile marine edilen et daha yumuşak olur ve kokusu da hafifler.
Ben kendi soframda özellikle kuzu veya dana etini, bir miktar Sezer’s Oliva zeytinyağı, sarımsak ve kekik ile harmanlayıp dinlendiririm. Böylece et hem yumuşar hem de mideyi yormaz. Üstelik zeytinyağı, kolesterol dostu bir yağ olduğu için etin ağır yapısını dengeler.
l Aronya Sirkesi & Özütü: Etin Ferahlatıcı Eşlikçisi
Et yemeklerinin yanında kullanılan en bilinen asidik eş genellikle limon ya da klasik üzüm sirkesidir. Fakat bir alternatif var ki hem fark yaratır hem de bedenimize daha fazla fayda sunar: aronya sirkesi. Ben en doğalından Aromonixstore kullanıyorum.
Aronya, antioksidan bakımından oldukça zengin bir meyve. Sirkesi ise özellikle kırmızı etin yanına çok yakışan, asidik ama meyvemsi bir tat profiline sahip. Salatalarda, soğan piyazlarında, hatta etin üzerine birkaç damla gezdirildiğinde bile etin ağır hissini alır, hazmı kolaylaştırır.
Aronya özütü ise tatlıya kaçmayan ama meyvemsiliği olan doğal bir destek. Sos hazırlarken zeytinyağı ve aronya özütünü birlikte kullanmak, etin üzerine gezdirilecek özel bir dokunuş yaratır.
l Denemek isteyenler için:
1 yemek kaşığı zeytinyağı + 1 tatlı kaşığı aronya özütü + biraz hardal + bir çimdik tuz – işte size hem sağlıklı hem leziz bir sos!
l Yaban Mersini Özütü: Etli Soslara Meyvemsi Bir Dokunuş
Yaban mersini genelde tatlılarla anılsa da, etin yanına gelenekselden biraz farklı ama çok yakışan bir lezzet katmanı sunar. Özüt haliyle kullanıldığında özellikle ızgara veya fırın etlere meyvemsi ama yoğun bir aroma kazandırır. Tavsiyem:
Yaban mersini özütünü, zeytinyağıyla karıştırarak hafifçe etin üzerine sürün ve ardından fırınlayın. Yanına birkaç dilim patates, biraz soğan… Hem görüntü şahane, hem damakta hafif ekşi-tatlı dengesi.
Ayrıca et yemeklerinin yanında sunulan soğuk soslar veya marine sosları için bu üçlüyü (zeytinyağı – aronya – yaban mersini) birlikte kullanabilirsiniz. İnanın, konuklarınız sırf o sosun tarifini isteyeceklerdir.
l Son Söz: Bu Bayram Sofranıza Hem Lezzet Hem Şifa Katın
Kurban Bayramı, paylaşmanın ve sofrada buluşmanın bayramı. Elbette güzel yemekler olacak, etli tarifler pişecek… Ama artık zaman; ne yediğimizi, nasıl pişirdiğimizi ve bedenimize nasıl hizmet ettiğini düşünme zamanı.
Zeytinyağıyla pişirin, aronya ile dengeleyin, yaban mersiniyle renklendirin… Sofranızda sadece tat değil, şifa da olsun.
Bayramda önce gönlünüz doysun, sonra sofranız. Şimdiden hayırlı bayramlar, bereketli sofralar olsun.
NOT: Bayram Sofrası için yapabileceğiniz 3 Doğal Lezzet Dokunuşuna birgulunlezzetleri sayfasından ulaşabilirsiniz.