Dergi1
Dergi Anons
Tuğçe Şen
Köşe Yazarı
Tuğçe Şen
 

Ukrayna Gezi Rehberi: Keşfedilecek yerler, tatlar ve kültürel deneyimler / Bölüm 2

Bizim çok keyif aldığımız, adeta kültür turuna çıktığımız bu gezide rotamız Ukrayna oldu! Bakmadan Gezme hem eğlenmeye hem de gezmeye devam ediyor. Bölüm 1’in devamı olan yazımı paylaşıyorum. Haydi, birlikte keşfetmeye başlayalım! Bağımsızlık Meydanı (Maidan Nezalezhnosti): Kiev’in Kalbi Kiev’in en önemli ve merkezi noktalarından biri olan Bağımsızlık Meydanı, sadece bir turistik bölge değil, aynı zamanda Ukrayna’nın bağımsızlık mücadelesinin simgesi olan yermiş. 2004 Turuncu Devrimi ve 2014 Euromaidan protestoları gibi ülkenin kaderini değiştiren olaylara ev sahipliği yapmış bu meydan, Ukraynalılar için de büyük bir anlam taşıyormuş. Bu sebeple yerel halkın da dikkatini çeken ve yoğun geldiği meydanlardan biri. Meydanın ortasında yer alan Bağımsızlık Anıtı, Ukrayna’nın bağımsızlığını simgeleyen zarif bir heykel olarak bizi selamlıyor. Ayrıca, meydan çevresinde birçok kafe, restoran, alışveriş merkezi ve sokak sanatçısı bulunuyor. Günün her saati canlı olan meydan hem yerel halk hem de turistler için şehrin dinamik ruhunu en iyi şekilde yansıtan noktalardan biri. Burada restoranlarda yöresel ve dünya mutfağından yemekler yiyebilir aynı zamanda alışveriş merkezlerini dolaşabilirsiniz. Sokak sanatçıları da çok iyi işler çıkarıyor, bizden söylemesi. Modern Kiev: Gökdelenler, Alışveriş Merkezleri ve Canlı Gece Hayatı Tabi ki Kiev, sadece tarihi dokusuyla değil, aynı zamanda modern yaşamın sunduğu imkanlarla da dikkat çekiyor. Şehirde birçok gökdelen, kalabileceğiniz lüks oteller ve doya doya alışveriş yapabileceğiniz alışveriş merkezi bulunuyor. Gulliver Alışveriş Merkezi ve Ocean Plaza, Kiev’de alışveriş yapmak isteyenler için popüler noktalardan ikisi. Ayrıca, şehrin en yüksek gökdelenlerinden biri olan Parus Business Center, Kiev’in modern yüzünü simgeliyor. E gece hayatı olmadan olmaz! Kiev’in gece hayatı da oldukça ünlü. Arena City, şehrin en popüler gece kulüplerinin ve barlarının bulunduğu bir bölgede yer alıyor. Ayrıca, Dinyester Nehri kıyısında yer alan yazlık gece kulüpleri ve plaj barları, yaz aylarında oldukça hareketliymiş. Elektronik müzikten canlı rock performanslarına kadar birçok farklı müzik türüne ev sahipliği yapan mekanlar, Kiev’in enerjik gece hayatını bize yansıtıyor. Buraya her gelenin, gece hayatını deneyimlemeden gitmemesi gerektiğinin altını çiziyoruz. Odessa: Karadeniz’in İncisi Odessa tam bir tatil bölgesi! Eğer deniz tatili yapmak istiyorsanız, Ukrayna’nın Odessa şehrini muhakkak göz önünde bulundurmalısınız. Ukrayna’nın güney kıyısında, Karadeniz’in mavilikleriyle çevrili ve sıcacık atmosferiyle ziyaretçilerini kendine çeken Odessa, bu bölgenin en göz alıcı sahil şehirlerinden biri. Şehir, sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda tarihi dokusu ve kültürel zenginlikleriyle de dikkat çekiyor. Burada da hem müzeleri gezebilir hem de deniz/havuz tatilinizi yapabilirsiniz. Özellikle kruvasanlarından denemenizi tavsiye ediyorum. Çok leziz soslarla, özenli şekilde hazırlıyorlar ve her zaman sıcak sıcak bulabilirsiniz. Ek olarak barlarında yerel biralarından denemeyi unutmayınız. Odessa’yı keşfetmek hem tarihi hem de modern bir yolculuğa çıkmak gibi. İşte bu benzersiz şehirde mutlaka görmeniz gereken bazı yerler: Potemkin Merdivenleri Odessa’nın en simgesel yapılarından biri olan Potemkin Merdivenleri, 192 basamaktan oluşan etkileyici bir merdiven zinciri. 1837 yılında inşa edilen bu merdiven, Odessa’nın hem tarihi hem de görsel kimliğini oluşturuyor. Sergei Eisenstein’ın 1925 yapımı Potemkin Zırhlısı isimli filmine konu olmuş. Yerel halk için de turistler için de gözde ziyaret noktalarından biri. Merdivenlerin en dikkat çekici özelliği, izleyenlerin perspektifine göre boyutlarının değişiyor gibi görünmesi. Buradan şehre yukarıdan bakarken, geniş bir manzara eşliğinde Odessa’nın zarif yapılarının panoramasını izleyebilirsiniz. Potemkin Merdivenleri hem turistlerin hem de şehir sakinlerinin fotoğraf çekmek için en popüler yerlerinden biri. Odessa Opera ve Bale Tiyatrosu Avrupa’nın en zarif ve etkileyici opera binalarından biri olan Odessa Opera ve Bale Tiyatrosu, 19. yüzyılın sonlarında inşa edilmiş ve mimarisiyle gerçekten çok büyüleyici. Neo-Barok tarzda tasarlanan bu görkemli bina, dış yapısındaki ayrıntılar ve içindeki şaşırtıcı ihtişamla göz kamaştırıyor. Opera ve bale gösterileri, dünya çapında sanatçılar tarafından burada sahneleniyor ve şehirdeki kültürel yaşamın kalbinin attığı yer olarak biliniyor. Eğer şehre yolunuz düşerse, bu tarihi yapının bir gösterisine katılmayı ihmal etmeyin. Önceden bilet satın almak bir avantaj olur, zira oraya gittiğinizde bilet bulamayabilirsiniz. Derybasivska Caddesi: Odessa’nın en canlı ve en hareketli caddelerinden biri olan Derybasivska Caddesi, tamamen trafiğe kapalı olup yürüyüş yapmak için mükemmel bir alan. Burayı bizdeki meydanlar gibi düşünebilirsiniz. Caddede yer alan kafeler, restoranlar, dükkanlar ve barlar, ziyaretçilere unutulmaz bir alışveriş ve dinlenme deneyimi sunar. Bu kafeler yerel kahve lezzetlerini sizlere sunuyor. Restoranlarda yerel yemekleri deneyimleyebilirsiniz. Eğer klasik ve bilindik tatları deneyimlemek istiyorsanız pizzacılar ve Burger King gibi zincir restoranlar da bulunuyor. Çevresindeki binalar, Odessa’nın tarihi dokusunu yansıtan zarif yapılarla dolu. Hepsi eski bir filmden çıkmış gibi, kendi mimarisini korumuş şekilde sizleri karşılıyor. Yokuşlu caddede yürürken, karşınıza çıkacak olan çeşitli sokak sanatçıları, yerel halkla birlikte şehri keşfetmenize olanak tanıyor. Özellikle akşam saatlerinde, caddede akışkan bir yaşam havası hâkim. Katakomblar: şşş. Odessa’nın altında gizli bir dünya bulunuyor: Odessa Katakombları. Bu yeraltı tünelleri, şehrin altını birbirine bağlayan geniş bir ağdan oluşuyormuş ve şehri bir labirent gibi sarıyormuş. Öğrendiğim bilgilere göre burası 19. yüzyılda taş ocağı olarak kullanılan, zamanla şehri savunmak ve kaçmak için tercih edilen bir sığınak haline gelmiş. Katakomblar, tarih tutkunları ve macera arayanlar için özellikle ziyaret edilmesi gereken alanlardan biri. Ziyaretçi olarak, rehberler eşliğinde bu gizemli yeraltı tünellerinde kaybolmuş tarihin izlerini takip edebilirsiniz. Lviv: Ukrayna’nın Kültürel Başkenti Şimdi size Ukrayna’nın en büyüleyici şehirlerinden biri olan Lviv’den bahseceğim. Lviv, tarih kokan sokakları, göz alıcı Orta Avrupa mimarisi ve sanata verdiği önemle Ukrayna’nın en göz alıcı şehirlerden. Aynı zamanda kahve kültürüyle ünlü olan şehir hem tarihi hem de modern dokuyu harmanlayan atmosferiyle ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor. Şehrin en önemli noktalarından biri Rynok Meydanı. Yerel halkla biraz sohbet ettim ve burasının, 13. yüzyıldan beri Lviv’in sosyal ve ticari yaşamının merkezi olarak varlığını sürdüren büyüleyici bir meydan olduğunu öğrendim. Rengârenk tarihi binaları, Gotik, Rönesans ve Barok mimari tarzlarıyla ihtişamını sergiliyor. Gün boyunca sokak sanatçılarının performanslarına ev sahipliği yapan meydan, özellikle akşam saatlerinde romantik bir atmosfere bürünüyor. Lviv Belediye Binası da bu meydanda yer alıyor ve kuleye çıkıldığında şehrin nefes kesen manzarasını izlemek efsanevi bir deneyim sunuyor. Lviv’in kahve kültürüyle ünlü olduğunu söylemiştim ve bu kültürü en sıra dışı şekilde deneyimleyebileceğiniz yerlerden biri Lviv Kahve Madeni. Buranın konsepti, kahvenin sanki bir maden gibi yer altından çıkarıldığına dair hazırlanmış. İçeri giren ziyaretçiler, madenci kıyafetleri giyerek el fenerleri eşliğinde kahve madenini keşfediyor ve kahvenin nasıl işlendiğini öğrenebiliyorsunuz. Mekânın en popüler içeceklerinden biri alevli kahveymiş. Garsonlar, kahvenizi masanızda ateşe vererek servis ediyor, bu da ortaya hem lezzetli hem de görsel açıdan etkileyici bir şölen sunuyor. Kahve severler için burası hem eğlenebileceğiniz hem de bilgilenebileceğiniz bir durak. Lviv’in en etkileyici ve tarihi noktalarından biri olan Lychakiv Mezarlığı, adeta açık hava müzesi niteliğinde. 18. yüzyıldan beri var olan bu mezarlık, yalnızca bir mezarlık olmanın ötesinde sanatsal değeri yüksek bir anıtlar koleksiyonuymuş. Burada bulunan mezar taşları, heykeller ve anıtlar, adeata sanat eseri gibi işlenmiş detaylara sahip. Özellikle mermerden yapılmış melek figürleri ve gotik mezar taşları dikkat çekiyor. Tarih meraklıların özellikle uğraması gereken bir durak bence. Sessiz ve huzurlu atmosferiyle fotoğrafçılar ve sanatseverler için de keşfedilmesi gereken özel bir mekân. Burada bol bol fotoğraf çekip koleksiyonunuza ekleyebilirsiniz. Şehrin en güzel manzaralarını izlemek isteyenler için Yüksek Kale Tepesi, Lviv’in en iyi seyir noktalarından biri. Yaklaşık 413 metre yüksekliğiyle şehrin en yüksek noktalarından biri olan bu tepe, muhteşem bir panoramik manzara sunuyor. Zirveye ulaşmak için yaklaşık 20-30 dakikalık bir yürüyüş yapmak gerekiyor. Ancak ulaştığınızda karşınıza çıkan manzara, tüm yorgunluğunuza değecek. Bu yüzden, o 20-30 dakikalık süre size uzun gelmesin. Sonundaki keyif, paha biçilemez. Özellikle gün batımı saatlerinde Lviv’in tarihi dokusuna kuşbakışı tanık olmak, unutulmaz bir deneyim yaşatıyor. 14. yüzyılda burada bir kale bulunuyormuş, ancak günümüzde sadece kalıntıları mevcuttu. Buna rağmen, burası hâlâ “Yüksek Kale” olarak anılmaya devam etmekteymiş. Fotoğrafçıların ve kendilerine romantik bir an bırakmak isteyen çiftlerin uğrak noktalarından biri.
Ekleme Tarihi: 28 May 2025 - Wednesday
Tuğçe Şen

Ukrayna Gezi Rehberi: Keşfedilecek yerler, tatlar ve kültürel deneyimler / Bölüm 2

Bizim çok keyif aldığımız, adeta kültür turuna çıktığımız bu gezide rotamız Ukrayna oldu! Bakmadan Gezme hem eğlenmeye hem de gezmeye devam ediyor. Bölüm 1’in devamı olan yazımı paylaşıyorum. Haydi, birlikte keşfetmeye başlayalım!

Bağımsızlık Meydanı
(Maidan Nezalezhnosti): Kiev’in Kalbi Kiev’in en önemli ve merkezi noktalarından biri olan Bağımsızlık Meydanı, sadece bir turistik bölge değil, aynı zamanda Ukrayna’nın bağımsızlık mücadelesinin simgesi olan yermiş. 2004 Turuncu Devrimi ve 2014 Euromaidan protestoları gibi ülkenin kaderini değiştiren olaylara ev sahipliği yapmış bu meydan, Ukraynalılar için de büyük bir anlam taşıyormuş. Bu sebeple yerel halkın da dikkatini çeken ve yoğun geldiği meydanlardan biri.

Meydanın ortasında yer alan Bağımsızlık Anıtı, Ukrayna’nın bağımsızlığını simgeleyen zarif bir heykel olarak bizi selamlıyor. Ayrıca, meydan çevresinde birçok kafe, restoran, alışveriş merkezi ve sokak sanatçısı bulunuyor. Günün her saati canlı olan meydan hem yerel halk hem de turistler için şehrin dinamik ruhunu en iyi şekilde yansıtan noktalardan biri. Burada restoranlarda yöresel ve dünya mutfağından yemekler yiyebilir aynı zamanda alışveriş merkezlerini dolaşabilirsiniz. Sokak sanatçıları da çok iyi işler çıkarıyor, bizden söylemesi.

Modern Kiev: Gökdelenler, Alışveriş Merkezleri ve Canlı Gece Hayatı

Tabi ki Kiev, sadece tarihi dokusuyla değil, aynı zamanda modern yaşamın sunduğu imkanlarla da dikkat çekiyor. Şehirde birçok gökdelen, kalabileceğiniz lüks oteller ve doya doya alışveriş yapabileceğiniz alışveriş merkezi bulunuyor. Gulliver Alışveriş Merkezi ve Ocean Plaza, Kiev’de alışveriş yapmak isteyenler için popüler noktalardan ikisi. Ayrıca, şehrin en yüksek gökdelenlerinden biri olan Parus Business Center, Kiev’in modern yüzünü simgeliyor. E gece hayatı olmadan olmaz! Kiev’in gece hayatı da oldukça ünlü. Arena City, şehrin en popüler gece kulüplerinin ve barlarının bulunduğu bir bölgede yer alıyor. Ayrıca, Dinyester Nehri kıyısında yer alan yazlık gece kulüpleri ve plaj barları, yaz aylarında oldukça hareketliymiş. Elektronik müzikten canlı rock performanslarına kadar birçok farklı müzik türüne ev sahipliği yapan mekanlar, Kiev’in enerjik gece hayatını bize yansıtıyor. Buraya her gelenin, gece hayatını deneyimlemeden gitmemesi gerektiğinin altını çiziyoruz.

Odessa: Karadeniz’in İncisi

Odessa tam bir tatil bölgesi! Eğer deniz tatili yapmak istiyorsanız, Ukrayna’nın Odessa şehrini muhakkak göz önünde bulundurmalısınız. Ukrayna’nın güney kıyısında, Karadeniz’in mavilikleriyle çevrili ve sıcacık atmosferiyle ziyaretçilerini kendine çeken Odessa, bu bölgenin en göz alıcı sahil şehirlerinden biri. Şehir, sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda tarihi dokusu ve kültürel zenginlikleriyle de dikkat çekiyor. Burada da hem müzeleri gezebilir hem de deniz/havuz tatilinizi yapabilirsiniz. Özellikle kruvasanlarından denemenizi tavsiye ediyorum. Çok leziz soslarla, özenli şekilde hazırlıyorlar ve her zaman sıcak sıcak bulabilirsiniz. Ek olarak barlarında yerel biralarından denemeyi unutmayınız. Odessa’yı keşfetmek hem tarihi hem de modern bir yolculuğa çıkmak gibi. İşte bu benzersiz şehirde mutlaka görmeniz gereken bazı yerler:

Potemkin Merdivenleri

Odessa’nın en simgesel yapılarından biri olan Potemkin Merdivenleri, 192 basamaktan oluşan etkileyici bir merdiven zinciri. 1837 yılında inşa edilen bu merdiven, Odessa’nın hem tarihi hem de görsel kimliğini oluşturuyor. Sergei Eisenstein’ın 1925 yapımı Potemkin Zırhlısı isimli filmine konu olmuş. Yerel halk için de turistler için de gözde ziyaret noktalarından biri. Merdivenlerin en dikkat çekici özelliği, izleyenlerin perspektifine göre boyutlarının değişiyor gibi görünmesi. Buradan şehre yukarıdan bakarken, geniş bir manzara eşliğinde Odessa’nın zarif yapılarının panoramasını izleyebilirsiniz. Potemkin Merdivenleri hem turistlerin hem de şehir sakinlerinin fotoğraf çekmek için en popüler yerlerinden biri.

Odessa Opera ve Bale Tiyatrosu

Avrupa’nın en zarif ve etkileyici opera binalarından biri olan Odessa Opera ve Bale Tiyatrosu, 19. yüzyılın sonlarında inşa edilmiş ve mimarisiyle gerçekten çok büyüleyici. Neo-Barok tarzda tasarlanan bu görkemli bina, dış yapısındaki ayrıntılar ve içindeki şaşırtıcı ihtişamla göz kamaştırıyor. Opera ve bale gösterileri, dünya çapında sanatçılar tarafından burada sahneleniyor ve şehirdeki kültürel yaşamın kalbinin attığı yer olarak biliniyor. Eğer şehre yolunuz düşerse, bu tarihi yapının bir gösterisine katılmayı ihmal etmeyin. Önceden bilet satın almak bir avantaj olur, zira oraya gittiğinizde bilet bulamayabilirsiniz.

Derybasivska Caddesi: Odessa’nın en canlı ve en hareketli caddelerinden biri olan Derybasivska Caddesi, tamamen trafiğe kapalı olup yürüyüş yapmak için mükemmel bir alan. Burayı bizdeki meydanlar gibi düşünebilirsiniz. Caddede yer alan kafeler, restoranlar, dükkanlar ve barlar, ziyaretçilere unutulmaz bir alışveriş ve dinlenme deneyimi sunar. Bu kafeler yerel kahve lezzetlerini sizlere sunuyor. Restoranlarda yerel yemekleri deneyimleyebilirsiniz. Eğer klasik ve bilindik tatları deneyimlemek istiyorsanız pizzacılar ve Burger King gibi zincir restoranlar da bulunuyor. Çevresindeki binalar, Odessa’nın tarihi dokusunu yansıtan zarif yapılarla dolu. Hepsi eski bir filmden çıkmış gibi, kendi mimarisini korumuş şekilde sizleri karşılıyor. Yokuşlu caddede yürürken, karşınıza çıkacak olan çeşitli sokak sanatçıları, yerel halkla birlikte şehri keşfetmenize olanak tanıyor. Özellikle akşam saatlerinde, caddede akışkan bir yaşam havası hâkim.

Katakomblar: şşş. Odessa’nın altında gizli bir dünya bulunuyor: Odessa Katakombları. Bu yeraltı tünelleri, şehrin altını birbirine bağlayan geniş bir ağdan oluşuyormuş ve şehri bir labirent gibi sarıyormuş. Öğrendiğim bilgilere göre burası 19. yüzyılda taş ocağı olarak kullanılan, zamanla şehri savunmak ve kaçmak için tercih edilen bir sığınak haline gelmiş. Katakomblar, tarih tutkunları ve macera arayanlar için özellikle ziyaret edilmesi gereken alanlardan biri. Ziyaretçi olarak, rehberler eşliğinde bu gizemli yeraltı tünellerinde kaybolmuş tarihin izlerini takip edebilirsiniz.

Lviv: Ukrayna’nın Kültürel Başkenti

Şimdi size Ukrayna’nın en büyüleyici şehirlerinden biri olan Lviv’den bahseceğim. Lviv, tarih kokan sokakları, göz alıcı Orta Avrupa mimarisi ve sanata verdiği önemle Ukrayna’nın en göz alıcı şehirlerden. Aynı zamanda kahve kültürüyle ünlü olan şehir hem tarihi hem de modern dokuyu harmanlayan atmosferiyle ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor. Şehrin en önemli noktalarından biri Rynok Meydanı. Yerel halkla biraz sohbet ettim ve burasının, 13. yüzyıldan beri Lviv’in sosyal ve ticari yaşamının merkezi olarak varlığını sürdüren büyüleyici bir meydan olduğunu öğrendim. Rengârenk tarihi binaları, Gotik, Rönesans ve Barok mimari tarzlarıyla ihtişamını sergiliyor. Gün boyunca sokak sanatçılarının performanslarına ev sahipliği yapan meydan, özellikle akşam saatlerinde romantik bir atmosfere bürünüyor. Lviv Belediye Binası da bu meydanda yer alıyor ve kuleye çıkıldığında şehrin nefes kesen manzarasını izlemek efsanevi bir deneyim sunuyor.

Lviv’in kahve kültürüyle ünlü olduğunu söylemiştim ve bu kültürü en sıra dışı şekilde deneyimleyebileceğiniz yerlerden biri Lviv Kahve Madeni. Buranın konsepti, kahvenin sanki bir maden gibi yer altından çıkarıldığına dair hazırlanmış. İçeri giren ziyaretçiler, madenci kıyafetleri giyerek el fenerleri eşliğinde kahve madenini keşfediyor ve kahvenin nasıl işlendiğini öğrenebiliyorsunuz. Mekânın en popüler içeceklerinden biri alevli kahveymiş. Garsonlar, kahvenizi masanızda ateşe vererek servis ediyor, bu da ortaya hem lezzetli hem de görsel açıdan etkileyici bir şölen sunuyor. Kahve severler için burası hem eğlenebileceğiniz hem de bilgilenebileceğiniz bir durak.

Lviv’in en etkileyici ve tarihi noktalarından biri olan Lychakiv Mezarlığı, adeta açık hava müzesi niteliğinde. 18. yüzyıldan beri var olan bu mezarlık, yalnızca bir mezarlık olmanın ötesinde sanatsal değeri yüksek bir anıtlar koleksiyonuymuş. Burada bulunan mezar taşları, heykeller ve anıtlar, adeata sanat eseri gibi işlenmiş detaylara sahip. Özellikle mermerden yapılmış melek figürleri ve gotik mezar taşları dikkat çekiyor. Tarih meraklıların özellikle uğraması gereken bir durak bence. Sessiz ve huzurlu atmosferiyle fotoğrafçılar ve sanatseverler için de keşfedilmesi gereken özel bir mekân. Burada bol bol fotoğraf çekip koleksiyonunuza ekleyebilirsiniz. Şehrin en güzel manzaralarını izlemek isteyenler için Yüksek Kale Tepesi, Lviv’in en iyi seyir noktalarından biri. Yaklaşık 413 metre yüksekliğiyle şehrin en yüksek noktalarından biri olan bu tepe, muhteşem bir panoramik manzara sunuyor. Zirveye ulaşmak için yaklaşık 20-30 dakikalık bir yürüyüş yapmak gerekiyor. Ancak ulaştığınızda karşınıza çıkan manzara, tüm yorgunluğunuza değecek. Bu yüzden, o 20-30 dakikalık süre size uzun gelmesin. Sonundaki keyif, paha biçilemez. Özellikle gün batımı saatlerinde Lviv’in tarihi dokusuna kuşbakışı tanık olmak, unutulmaz bir deneyim yaşatıyor. 14. yüzyılda burada bir kale bulunuyormuş, ancak günümüzde sadece kalıntıları mevcuttu. Buna rağmen, burası hâlâ “Yüksek Kale” olarak anılmaya devam etmekteymiş. Fotoğrafçıların ve kendilerine romantik bir an bırakmak isteyen çiftlerin uğrak noktalarından biri.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve favorilezzetler.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.